Günümüze kadar sayısal anlamda 12 binlere ulaşan Türk sineması filmografisi içinde, elde var olan kayıtların kullanılma oranı %60’ları çoktan aşmıştır. Film müziği bestecisi yüz yıllık zaman diliminde 400’den fazla bir sayıya ulaşmıştır ki bunların bir çoğu da bir iki filmden sonra bu işten uzaklaşmışlardır. Tabii bu uzaklaşma üretememekten değil maddi kazanç nedeniyledir. Yapımcılar bir filmin tüm aşamalarında bonkör davranırken iş filmin müziğine geldiğinde daha az para harcamak yolunu tercih etmişlerdir. Bu nedenle filmin müziği, çok küçük bedeller karşılığı ilgili stüdyonun tonmaysterinin insiyatifine terk edilmiştir. Burada tonmaysterlerin yaptığı işi küçümsememek gerek. Birkaç plak ya da bant kaydını harmanlayarak başarılı sonuçlara da ulaşmışlardır. Münir Nurettin Selçuk’la başlayan Zeki Müren’le zirveye ulaşan ses sanatçılarının başrol oynadığı filmler için yine aynı sanatçılar tarafından bestelenen şarkılar dönemi ortalığı kaplar. Bunu 1970’li yıllarda yükselişe geçen arabesk şarkıcılarla yapılan filmler takip eder. Radyo diskjokeylerinden, plak yapımcılarına kadar birçok müzik insanı filmlere müzikler hazırlar. Tabii bunların yanı sıra filmin laboratuvar ve dublaj işlemleri yapılan stüdyoların tonmaysterleri de bu hızlı üretim periyoduna katılırlar. Stüdyoların karanlık odalarında ilgili filmlerin şarkılarını okuyan isimsiz şarkı dublajcıları da ortaya çıkar. Ve böylece Türk sinemasında film müziği çalışmaları daha birçok örnekle sürer gider.